Bu belge, üniversite noterlerinden Ferdinandus Maria Mendel tarafından imzalanmıştır; kitap kapağına yapıştırılmış üniversitenin kırmızı mührü hâlâ sağlamdır. Weishaupt isminin yazımı, o dönemin imla kurallarına uygun olarak burada hala Weishaubt şeklindedir; örneğin, überhaupt kelimesi überhaubt şeklinde yazılmıştır. Birkaç yıl sonra Weishaupt, mektuplarında ismini şu anda olduğu gibi p ile yazmaya başlar. Bu belgeden, Weishaupt'un 20 yaşında, genç yaşında, herhangi bir koruma olmaksızın, üniversitede kısa süre sonra üstlendiği pozisyona hak kazandıran bir bilgi birikimine sahip olduğu açıkça anlaşılmaktadır.

            Ingolstadt Üniversitesi'nin 200 yıldır tamamen Cizvitlerin elinde olduğu ve öğretim kadrosunu kendi tarikat üyelerinden oluşturdukları daha önce belirtilmişti. Bu nedenle, üniversiteyi bu zincirlerden kurtarmaya çalışan Ickstatt'ın, 21 Temmuz 1773'te Cizvit tarikatının kaldırılmasıyla önemli ilerlemeler kaydetmesi beklensede beklenen olmadı. Cizvit tarikatının kaldırılmasıyla ilgili olarak, burada sadece Papa XIV. Clemens'in, Cizvitlerin faaliyetlerinin yol açtığı baskıya boyun eğerek, tarikatın yasaklanmasını Portekiz, İspanya ve Fransa hükümetleri tarafından tüm Katolik Hıristiyan alemine yaydığını belirtmek isteriz. Dominus ac Redemptor noster bullasında şu karakteristik cümle yer almaktadır:

"Söz konusu topluluğun, kurulduğu amaca artık hizmet edemeyeceği, hatta varlığı sürdüğü sürece kilisede gerçek ve kalıcı barışın yeniden tesis edilmesinin neredeyse imkansız olduğu düşünülerek, ben... bu topluluğun varlığı sürdüğü sürece, kilisede gerçek ve kalıcı barışın yeniden tesis edilmesinin neredeyse imkansız olduğu göz önüne alındığında, ...olgun bir düşünce, kesin bir kavrayış ve apostolik gücün tümüyle, söz konusu topluluğu feshediyor, bastırıyor, ortadan kaldırıyor ve yok ediyorum."

            Cizvitler hakkında ne düşünürseniz düşünün, bir şeyi inkar edemezsiniz: Her zaman, kendi anlayışlarına uygun olarak görevlerini yerine getirebilecek, zamanlarının bilgisine hakim yetkin öğretmenlere sahiptiler. O dönemin Bavyera gibi, eğitim sisteminin inanılmaz derecede çökmüş olduğu, her yerde öğretmen eksikliği yaşanan bir ülkede, üniversiteyi öğretmen eksikliği nedeniyle kapatmak istemiyorsa, Cizvit profesörlere tekrar kürsüleri bırakmak zorunda kalınmıştı. Gerekli olduğu için uygulanan bu hoşgörü, elbette her türlü entrika, kavga ve iftiraya zemin hazırlayan koşullar yarattı ve onun ifadesine göre, bu durumdan en çok Weishaupt yararlanmıştı. Bunun doğru olduğu ve hiçbir şekilde temelsiz olmadığı, hem kendisinin hem de koruyucusu Ickstatt'ın, her ikisi de Lori'ye (Ickstatt'ın öğrencisi ve onun yanında üniversitenin müdür yardımcısı) yazdıkları ve Bavyera Kraliyet Gizli Devlet Arşivinde saklanan mektuplarından anlaşılmaktadır.

            Bu mektuplara daha ayrıntılı olarak girmeden önce, Lippert'in dosyalarından, üniversitenin durumuna, Ickstatt'ın Weishaupt'a karşı tutumuna ve profesörlük pozisyonlarının talep edilme nedenlerine ışık tutan bir mektubu yayınlıyoruz.